Yüksek rekabetin olduğu ortamlarda yenilikleri keşfetmek ve değişime ayak uydurmak kaçınılmaz. Bu durum, kurumların farklı eğitim yöntemlerini araştırmalarını ve yıl içinde verdikleri eğitimlere yaratıcı drama yöntemlerini eklemelerini kaçınılmaz kılıyor. Yaratıcı dramanın kurumların ihtiyaçlarını nasıl karşıladığını yazımın devamında okuyabilirsiniz.
Kurumlar artık mesleki yeterliliklerin yanında duygu ve düşüncelerini doğru ifade edebilen, özgüvenli, yenilikçi, yaratıcı, hedeflerini belirlemiş, bu hedeflere ulaşmak için yüksek motivasyonla çalışanlara ihtiyaç duyuyor. Bunlarla beraber doğru iletişim kurabilmeleri, problemler karşısında çözüm üretebilmeleri, ekip içinde uyumlu hareket etmeleri çalışanlarda aranan diğer özellikler.
Ayrıca son yıllarda çok sık duyduğumuz bir kelime “inovasyon”. Artık kurumlar çalışanların yaratıcı çözümler ve fikirler üretmeleri için onları teşvik ediyor, onlardan beklentilerini bu kelime ile ifade ediyorlar.
Yapılan araştırmalar çalışan kişilerin kuruma bağlılığını sağlayan en önemli etkenlerden biri olarak aldıkları eğitimin kalitesini gösteriyor. İş ortamı kişilerin vakitlerini en fazla geçirdikleri yer. Hal böyle olunca iç ve dış motivasyonu sağlayan çalışanlara daha fazla ihtiyaç duyuluyor. Motivasyon iş yapma biçimimizi ve kuruma bağlılığımızı etkileyen diğer önemli etken. En önemli motivasyon kaynaklarımızdan biri ise kurum içi eğitimler.
Kurumlar mutlaka çalışanların kişisel eğitimlerine de önem vermeli.
Bu nedenlerle kurumların sundukları eğitimler mesleki eğitimlerin yanında onların kişisel özelliklerini de geliştirebilecekleri eğitimler olmak zorunda. Bu eğitimlerin ise hem çalışanların beklentisini, hem de kurumun beklentisini karşılaması için günümüze uygun, interaktif, “şimdi ve burada olma” hissini yaşatan ve farkındalık kazandıran özellikleri olmalı.
Yaratıcı drama, kişilerin yaratıcı düşünme becerisini geliştiren, katılımcıların süreç boyunca birbirleriyle iletişim halinde oldukları, hedefe demokratik bir ortamda birlikte ulaştıkları bir yapıda. İşlenen konu ne olursa olsun grup içi iletişim ve uyum yaratıcı drama çalışmalarının zeminini oluşturuyor. Kalıcı davranış değişikliğinin oluşabilmesi için ise “ yaparak ve yaşayarak öğrenme”yi odağına alıyor.
Klasik eğitim modeli “öğretmen” merkezli bir yapıdayken, yaratıcı dramanın merkezinde “katılımcı” vardır. Katılımcıların süreç içerisinde karşılaştıkları problemlere birlikte hareket ederek ulaşmaları onların problem çözme becerilerini geliştirirken takım içinde uyumlu hareket etmelerini ve yaratıcılıklarını geliştirmelerini sağlar. Aynı zamanda yaratıcı drama çalışmalarında katılımcıların “oyun” sayesinde birbirleriyle kurdukları ilişki onları “motive” eder.
Yaratıcı drama kurum içi eğitimlerde yer almayı hak ediyor.
Süreç içerisinde katılımcıların karşılaştıkları durumlara bakış açıları sorgulanır. Bu sayede işlenen konuyla ilgili duygu ve düşüncelerini ifade etme olanağı bulan katılımcı farkındalık kazanır.
Kurumların çalışanlarına mesleki eğitimlerin yanında mutlaka onların kişisel özelliklerini de geliştiren eğitimleri planlarına dahil etmeleri gerektiğini daha önce belirtmiştim. Yaratıcı drama işlenen konu ne olursa olsun mutlaka katılımcıda farkındalık yaratan, onların kişisel özelliklerini etkileyen, kalıcı davranış değişikliği oluşturma konusunda diğer eğitim modellerine göre bir adım önde olan, yenilikçi bir yöntem. Bu nedenlerle kurum içi eğitimlerin vazgeçilmez bir parçası olmayı hak ediyor.
Bu yazı yorumlara kapalı.